İçeriğe geç

Anette’nin Elmalı Payı ile Yeşim’in Yazı Evine Ziyaret

10 Eylül 2012

Çocukluk hayallerimi, bir gün oturacağım evin bahçesinde bir elma ağacının olacağı düşüncesi süslerdi. Kocaman bir elma ağacım olacaktı ve ben dallarından kopardığım elmaları, ağacımın altında kitap okurken keyifle yiyecektim. Bugün, oturduğum apartmanın bahçesinde tam otuz yıldır her gün biraz daha büyümekte olan bir elma ağacımız var. Yıllar içinde o kadar büyüdü ki, artık balkondan elimi uzattığımda dallarına yetişebiliyor, canım isterse bir meyvesini kopartabiliyorum. Tamamen doğal ortamda, ilaçlama yapılmadan, kendiliğinden oluşan bu meyvelerin bazılarında haliyle minik misafirler de olabiliyor ama bu bizi pek rahatsız etmiyor doğrusu.

Bu yıl elma ağacımız, üzerinde oluşan yüzlerce meyveyi taşıyamaz oldu ve birçoğunu yere döküverdi. Tabii gelen geçen çocuklara da gün doğdu. Onlar yere düşenleri, biz de erişebildiğimiz dalları topladık.Elmaların bir kısmını sos, bir kısmını da reçellerime katmak üzere ayırdım. Birazıyla da hemen sirke kurdum. Kalanlarla mutfakta bakışırken, ertesi gün sevgili Yeşim’in Yazı Evi’nde (http://yesimcimcoz.com/yazievi/)bir çalışmamız olduğu aklıma geldi ve hemen oraya götürmek üzere bir elmalı pay yapmaya karar verdim. Tariflerimi karıştırırken yıllar önce Almanya’da evlerine misafir olduğum Anette’nin, “ Scwaebischer Apfelkuchen” “ elmalı pay” tarifinde karar kıldım.Bugün size hem bu tarifi vermek hem de yaptığım elmalı payı götürdüğüm yazı evinde geçirdiğimiz o çok güzel saatlerden söz etmek istiyorum.

İsterseniz önce tarifi vereyim ama yazımın sonuna kadar okumanızı özellikle öneririm.

MALZEMELER:

26/ 28 cm. çapında çemberli kalıp

Hamur için: 250 gr. un/ ben tam buğday unu kullanıyorum

125 gr. yumuşak tereyağı

3 çorba kaşığı toz şeker

1 yumurta

½ çay kaşığı karbonat veya kabartma tozu

Üzeri için:

5-6 adet orta boy elma,

75 gr. kabuğu ayıklanmış tatlı badem

3 yumurta

125 gr. toz şeker

200 ml. çiğ krema

½ çay kaşığı halis vanilya tozu

1 limonun kabuğunun rendesi

Eğer varsa 2-3 damla acıbadem esansı (büyük marketlerde minik şişeciklerde bulunuyor)

pudra şekeri

YAPILIŞI:

Öncelikle payımızın tabanı için gereken hamuru hazırlayıp kalıba yerleştiriyoruz. Üzerine yağlı kağıt ve yağlı kağıdın üzerine de hamurun fazla kabarmaması için nohut, fasulye gibi ağırlık yapacak malzemelerden koyuyoruz.(daha önce de tart yapılışında vermiştim)180 derece ön ısıtılmış fırında 25 dakika kadar pişiriyoruz. Bu hamur istenirse bir gün önceden pişirilebilir.

Yumurtaları önce şekerle çırpıyor, ardından kremayla tekrar çırpıyoruz ve vanilya ,limon kabuğu rendesi ve acıbadem esansını da ekliyoruz.

Hamurumuzun üzerine haşlanıp kabukları soyulmuş ve önce ortadan ikiye ayrılmış bademleri,ardından da elmaları diziyoruz. ***Elmalarımızı alışıldığı gibi ince dilimler değil de aksine, bir elmayı sadece dörde veya beşe bölerek yerleştiriyoruz.***

Hazırlamış olduğumuz yumurtalı kremayı elmaların üzerine döktükten sonra yine önceden 180 dereceye ısıtılmış fırında 25-40 dakika kadar üzeri iyice pembeleşene kadar pişiriyoruz.

Ben bu defa payımı pişirirken fırınımın termostatında meydana gelen bir arıza işte fotoğrafta gördüğünüz gibi hem altının hem üstünün biraz fazla kızarmasına sebep oldu. Bu da insanın bazen başına gelebilecek tatsızlıklardan biriydi.

Soğuduktan sonra üzerine bolca pudra şekeri serpip servis yapıyoruz.

Gelelim hazırladığım bu payı götürdüğüm yazı evine ve orada paylaşılanlara.

Sevgili arkadaşım, yaşam koçu Yeşim’in Moda’da açtığı yazı evinde her gün çeşitli faaliyetler olmakta. Bu evin dört bir yanına dağılan sözcükler bütün ziyaretçilerine pozitif enerji vermekteler. Adı üzerinde, “  yazı evi ”, bu evde sözcükler kağıtlarda hayat bulmakta. Öyküler yazılıp, paylaşılmakta. Kimi dilediğini içinden geldiği gibi yazmakta, kimi de Yeşim’in açtığı kurslardan bazılarına katılmakta. İşte biz de o gün “ Kahramanın Yolculuğu” adlı çalışmanın birinci modülünü almak üzere yazı evindeydik. Arkadaşımız Reyhan’ın demlediği çay ve elmalı pay eşliğinde çalışırken, saatlerin nasıl geçtiğini hiç anlamadık. Kahramanımızla yolculuğa devam etmek üzere ikinci modül için gün saymaya başladık. “Dergi Atölyesi, Öykü Atölyesi, Dalgaları Aşmak, Kahramanın Yolculuğu ve Bahçe Sohbetleri” burada yapılan çalışmalardan sadece bir kaçı. Belki bir gün sizin  de yolunuz bu enerji yüklü eve düşebilir. O zaman benden selam götürmeyi unutmayınız.

Reklam
No comments yet

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: