İçeriğe geç

Portakal Likörü

07 Mart 2016

1-DSC_5514

 

 

Ayrılık bitti dostlar. Nihayet güzel yurdumun güzel İzmir’inin Urla ilçesinde bir köye yerleştik. Evimiz  tam bir ovanın ortasında,yeşiller içinde. İnsanın emekliliğini böyle bir cennet köşesinde geçirebilmesi muhteşem bir şey. Bu konuda daha çok yazacaklarım var elbet; hele blogumu takip edenlerin daha önceki yazılarımdan bu göç serüvenini okumuş olanların sonucu merakla beklediklerini bilirken yazmamak olmaz ancak yeniden sayfama biraz ısınmalıyım.

Dün ilk kez Urla İskele Pazarı’na gittik. Pazara gittik demek pek anlamlı değil elbet; yeşile düştük desem daha doğru olacak. Şevketi bostandan arapsaçına, pazıdan kırmızı kök ıspanağa, cibesden marula, kaya koruğundan turp otuna yeşil yeşil… Dayanamayıp hepsinden yüklendik. “Bu arada bu otların bazılarına buralarda sokakların kenarlarında bile rastlayabiliyorsunuz. Mesela benim karşımda turp otu tarlası var. Gelen geçen bıçağını kapan içeride. ”    Hazır bulmuşken turşuluk limon( meşhur Karaburun limonu) ve likörlük portakal da aldık. Sizin anlayacağınız, aylar sonra ilk tarifim portakal likörü olacak. Tarif çok sevdiğim bir arkadaşımdan geldi ben de uyguladım.

Bu arada önemli gördüğüm bir not düşmeliyim ki bu tarifin alkole özendirici bir amacı yoktur. 

Neler Kullandım?

2 kg portakal / ben bol sulu ufak olanları seçtim

500 gr toz şeker

4 çubuk tarçın

6-7 adet tane karanfil

70 cc votka

750 ml su

Nasıl Yaptım?

©mutfak penceremden

©mutfak penceremden

 

Aslında portakalları ikiye bölüp büyücek bir kavanoza koymam gerekiyordu ama henüz kavanozlarımın kolisini açmadığımdan bu kez meydanda bulduklarımla yetindim ve bir  yerine çok sayıda ufak kavanoz kullandım. Bu yüzden de portakalları yıkadıktan sonra dörde bölerek işe başladım. Sonra eşit olarak kavanozlara dağıttım. Şekeri, votkayı ve suyu da eşit dağıttıktan sonra her kavanoza bir çubuk tarçın ve bir kaç karanfil tanesi koyup kapaklarını sıkıca kapattım. Sizin için fotoğrafladıktan sonra şöyle bir çalkaladım ve ışık görmeyen bir dolaba kaldırdım.

Burada  yaklaşık 30  gün bekleyecekler ve  sonra likörümün tüm şekeri eriyecek. Bir sonraki adımsa, tortusu kalmaması için kavanozların içeriğini tülbentten süzerek keyifli paylaşımlar için şişeye almak olacak.

1-DSC_5520

 

 

 

 

 

Reklam
16 Yorum leave one →
  1. Abdullah Nadir permalink
    02 Aralık 2021 02:11

    Selam kolay gelsin ve çok teşekkür ediyorum ben votka sevmediğimden alkol kullanacağım ölçüsü ne olmalı yardımcı olursanız çok sevinirim saygılarımla selamlıyorum

    • 11 Aralık 2021 18:14

      VOTKA likörde daha yumuşak bir tat veriyor ve daha hızlı likör oluyor. Miktar aynı değişmez

  2. 20 Eylül 2018 21:23

    Portakal likörüne bir diyeceğim yok. Mutlaka cok güzeldir. Ben Urlayi ve otlarini anlatmana bayıldım doğrusu. Deniz börülcesi, deniz fasulyesi daha niceleri. Egenin otlari harika. Urla harika. Emekliliği doya doya yaşayın.

  3. Emin permalink
    02 Ocak 2018 10:08

    Slmlr hanımefendi size tavsiyem bu likörü yaparken 1 adette turunç kesip koyun tadına inanmayacaksınız.

  4. Emin permalink
    03 Aralık 2017 21:13

    Slm acaba portaklallari buzdolabindami yoksa normal ortamdamı saklıyorsunuz.

  5. 27 Ocak 2017 00:23

    Istanbulda portakalların/limonların üzeri waxlandığı için bunu yapma şansımız çok az. Ne mutlu size ki böyle dertleriniz yok oralarda.

  6. Ebru permalink
    26 Ocak 2017 10:03

    Merhaba, yeni hayatınızı özenerek takip edenlerim, her şey gönlünüzce olsun. Tarif ile ilgil isormak istediğim bir-iki sorum var, cevaplayabilirseniz çok mutlu olurum. Kavanozu hazırlayıp karanlığa koyduktan sonra ara sıra çıkarıp çalkalayacak mıyız? Bir de 30 günün sonunda tülbentten geçirirken portakalları elimizle sıkıp sularının çıkmasını sağlayacak mıyız? Sevgilerimle

    • 26 Ocak 2017 11:34

      Merhaba,
      Kavanozu süzme işlemine kadar açmıyoruz çünkü alkolü uçurmak istemeyiz. Süzerken sadece tülbentten üzerine hafifçe bastırarak süzmek yeterli.Kalan posayı bir başka kapta kapalı olarak saklayıp ufak doğrayarak kek ve benzeri tatlılarda kullanmanız mümkün oluyor. Sevgiyle kalınız.

  7. 16 Mart 2016 03:47

    Sağlıkla, huzurla, güle güle oturun!

    Tarifinizi deneyeceğim. Yalnız zaten kokulu olan bir meyveye acaba karanfil konmasa daha mı iyi olur diye düşünüyorum. Ben de Votka ile benzer bir içecek yaparım. Ama karanfil koymuyorum.

    Sevgiler,
    Binnur Kamman

    • 21 Mart 2016 15:35

      Merhaba
      Bu tarif yazıda da belirttiğim gibi mutfakta epey hünerli bir arkadaşımın tarifidir, tabii ki karanfil koymadan da olabilir. Bir değişiklik olarak deneyebilirsiniz belki hoşunuza gider. Sevgiler

  8. Nesrin Gültekin permalink
    08 Mart 2016 20:39

    Biz de yakın zamanda Karaburun’a yerleşeceğiz.Bizimki yeşillikler içinde değil ama yine de daha doğal besleneceğimizi umuyorum.Mecbur kalmadıkça normal pazardan alışveriş yapmayı düşünmüyorum.Çünkü her gün köylerden sebze ve meyve getirip satıyorlar. Bu arada Karaburun limonunun meşhur olduğunu sizden öğrendim.Size de bize de hayırlı olur inşallah.Güle güle sağlıkla oturun inşallah.

  9. Oya Kösemen permalink
    08 Mart 2016 12:36

    Yeni evinizde, yeni hayatınızda keyifli, sağlıklı, huzurlu, bereketli ve mutlu günler diliyorum. Sevgilerimle, Oya Kösemen

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

%d blogcu bunu beğendi: